Güneşten Gelen Işınlar

Sana birçok şiir yazılabilir

Hepsi daha yeni kestirdiğin

Kıvrımlı saçlarına bile adanabilir

Sesin duyulduğu sürece

Sana aşık kalınabilir belki de.

Sana bir çok şey hissedilebilir

Hepsi parçalı bulutlu bir pazar sabahı

Uykulu gülümsemene adanabilir

Suretin gözlerimde süzüldüğü sürece

Sana aşık kalınabilir belki de

04.12.2013

Kimse

Ben de isterdim
Yavaşça, kıvırcık saçlarını okşamayı
Sana dokunabilip bulutlara ulaşmayı
Onun gibi...

Ben de isterdim
Başın omzumda, gözlerin kapalıyken
Bebeğinki gibi yanaklarını okşamayı
Onun okşamadığı gibi...

Ben de isterdim
Her sabah gözümü açtığında
Yanımda senin olmanı;
Kimseyle olmadığın gibi.

Ben de isterdim
Senin kalbine sahip olmayı
Günün birinde seveceğin adam olmayı;
Kimseyi sevmediğin gibi...

19.11.2013

Embraceable You

Aşk şarkılarının en eskilerine sakladığım
Tozlu raflardan aldığım eski bir plağın
Saman kağıdından kılıfı gibi şefkatle kokladığım,
Gelsen artık...

Kollarıma ruhunu sıkıca sardığım
İçimi ısıtan bir caz klarnet tınısı gibi
Yerine başkasını koyamadığım,
Gelsen artık...

Bir türkü kucaklayamadığım
Kıvrımlı saçlarını koklayamadığım
Kollarında uçamadığım,
Keşke, gelsen artık...


02.11.2013

Bordo

Bu odaya sinmiş bir kahve kokusu var
Bordo duvarlarında yazdan kalmış bir bahar havası var
Bu odaya giren aşık olurmuş birine dediler
İçinde oturan adamın da yüzünde öyle bir ima var.

Bu odaya sinmiş bir kahve kokusu var
Penceresinden bakanların Asuman'a süzülesi var
Bu odanın üstünden geçen martılar selam verirmiş
İçinde oturan adamın da yüzünde öyle bir ima var.

22.10.2013

Cazbant

Almayın, durun, lütfen
Bu gece de çalmayın ümitlerimi
Kimseye de anlatmamıştım halbuki
Hepsini o'na saklamıştım

Kaderimle bana vurmayın, lütfen
Bu kez izin verin yürüyeyim
Sonra da koşarım, lazım değil
Ama bırakın, bırakın da ayağa kalkayım.

Almayın, durun, lütfen
Daha O'nu tanımadım bile
Belki anlayacaktı beni
Belki de cazbant dinleyerek uyuyakalacaktık...

Belki hepinizden iyi anlayacaktı beni
Almayın, durun, lütfen
Kaderimle bana vurmayın
Kimseye de anlatmamıştım halbuki!

Brand New Colony

Her sabah yeni doğmuş gibi uyandım ben
Her sabah kahve içtim
Bazen bulutluydu bardağım
Bazen de yakarcasına güneşli
Soğuk da olsa, sıcak da,
Ben içtim o kahveyi.

Bazı günler O'nu düşündüm uyanır uyanmaz
Bazen de bulutları
Çok kez gözyaşlarım yıkadı yüzümü
Ama ben kahve içtim
Gülümsedim.

Karanlığa uyandığım günler de oldu
Kahveyle ayıldım
Öyle uyudum ki bazen uyanmak gelmezdi içimden
Kahve içtim, hayatta kaldım.

Her gün yeni bir koloni kurdular
Üzerime yolladılar
Bazısı kalbimi parçaladı
Bazısı ruhumu çekip almaya kalktı
Bilemediler ama hiç
Ben bulutlar gibiyim aslında
Gün olur yağar,
Gün olur tekrar çıkarım
Ne zaman gelirlerse gelsinler
Ben hep semadaydım.

Her gün yeni bir koloni kurdular
Üzerime yolladılar
Ben hep bildiğimi yaptım
Selam verdim bulutlara ve martılara,
Kahvemi içtim.
Hayatta kaldım,
Bulutlar beni alana kadar da kalacağım.

Kırmızı Paltolu Kadın II

Kim bilebilirdi ki
Sen maviliğin derinliğini
Keşfe çıkmışken
Ben Sardinero'nun kumlarında ağlarken
Kim bilebilirdi ki karşılaşacağımızı
Nereden bilebilirdim
Sana şiirler yazacağımı
Kalbimin kapısını kilitleyip
Anahtarını da saklayacağını
Ellerin değse de ellerime
Sarılabilsem de beline
Ara sıra...
Kim düşünebilirdi
Bana San Francisco'dan bile uzak olacağını

Kırmızı paltolu kadın
Eğer sesimi olur da bir gün duyarsan
Ellerim yerine kalbime de bir kez dokunursan
Açarsan kalbimin kapılarını
İşte o zaman kalplerimiz ellerimizden yakın

14.05.2013

Sığdığı Kadar

Sen ve ben
O kadar imkansızız ki
Kelimelere sığmayacak kadar
Aslında seni sevebilirdim
Ki halen sevebilirim
Delicesine değil
-Çünkü ben deli değilim-
Ama özenle sevebilirdim
İçten sevebilirdim
Kalbimi sana verebilirdim
Olduğu gibi
Biz belki yanlış yerde
Yanlış bir anda
Defalarca karşılaşan iki kişiyiz
Ben senin için garip bakışlı
Ara sıra gülümseyen
Ama hep içinden konuşan çocuk
Çocuk...
Ama sen benim için
-Bilmesen de-
Gözlerimi ayıramadığım
İçinden çıkamadığım
Gözlerinin yeşilinde
Doğamı bulduğum kadın;
Kadın...
Seni sevebilirdim.
Ki halen sevebilirim
Ama o kadar imkansızız ki
Bu şiire sığmayacak kadar...

15.04.2013

Kırmızı Paltolu Kadın

Sen;
Beni aylar belki de yıllar sonra
Kağıtlarla başbaşa bırakan kadın
Kırmızı paltolu kadın

Ellerim buruşuk olabilir
Aldırma, sen dokunduğun an
Herşey değişebilir
Ellerim ruhuna tekrar kavuşabilir

25.03.2013

Daktil'o

Dün seni rüyamda gördüm
Ben daktilomun başında oturuyordum
Sen de koltuğa oturmuş kitap okuyordun.
Aynı şimdi olduğu gibi
Sana garip bir şiir yazıyordum.

Kitabın bitmesine az vardı
Hızlı okuyordun
Çünkü
Çavdar Tarlasında Çocuklar'ı
Okuyacaktın ondan sonra.

Biliyor musun?
Aslında benim bir daktilom yok.
Seni rüyamda da görmedim.

Ama keşke görseydim.

18.03.2013

Kale

Bir kale düşüyor
Çatısında yükseliyor alevler
Yağıyor üzerine taşlar bulutların üstünden
Bir kale bugün yerin dibine giriyor

Bir kale yıkılıyor
Toplara, tekmelere dayanamıyor duvarları
Yağmur gibi düşüyor aşağıya askerleri
Henüz duyan yok, ama bir kale yıkılıyor

Bir kale ölüyor
Yenilgiler sığmıyor artık içine
Kalbiyle birlikte bırakıyor kendini ardındaki denize
Henüz gören yok ama bir kale ağlıyor, suya kavuşmayı bekliyor.

'Yetmişsekiz

Dün gece bir rüya gördüm,
Ruhumuz '78 yılında.
Merak etme, buradan çok uzaklarda
İnsan nedir bilmeyenlerin yanında

İkimiz de üzgünüz aslında biraz,
Ağladığımız da oluyor, güldüğümüz de
Orkestranın arkasındaki yaylı ekibi gibiyiz belki
Ne olursa olsun, ruhumuz '78 yılında...

Sen ve ben,
El ele, kol kola, bazen sarılarak
Hava bulutlu ve soğuk
Bulut savaş, hava soğuk

Dün gece bir rüya gördüm.
Ruhumuz '78 yılında.