Nisan İkibinon

İşte yine karşındayım
Sen beni görmüyorsun ama
Ben senin gözlerinin içine bakıyorum
Bakıyorum çünkü...

Çünkü ben senin gözlerinde kayboluyorum
O mavilikle okyanustaymışım gibi boğuluyorum

İşte, yine karşındayım
Senin kolların bağlı ama
Benim kollarım açık, içine seni koyamıyorum
Koyamıyorum çünkü...

Artık ne eskisi gibi yazabiliyor
Ne de sevebiliyorum
Seni zamanında sevmediğimi de biliyorum

Ama inan bana bugün herşey daha farklı
Ben daha farklıyım, dünya daha farklı
Ve yine senin ellerinde ellerimizin tutuşuyor olması

Lütfen boğma beni gözlerinde,
Bana sarıl, sadece sarıl
Lütfen tekrar öldürme beni
Seni çok seveceğim bu sefer, söz.

Genç kal, dans et.

Her sabah gibi bu sabah da uyandığımda
Bir senfoni kulaklarımda
Sessizce fısıldamakta bana,
Genç kal ve dans et.

Sonra da onun sesi, yine dudaklarımda bu sabah
Bir Bavyera Senfonisi,
Aramakta umutsuzca benim için kalbimi
Ama çaldılar onu, ikiye bölüp aldılar

Birini Bavyera'nın ormanlarına,
Diğerini de İberya'da karanlık bir plaja attılar

Peki şimdi neyi nasıl yapmalı?
Kalkıp yeşilliklerin içinde mi,
Yoksa Sardinero'nun kumlarında mı aramalı?
Ya da herşeyden vazgeçio göklerin tanrısına mı tapmalı?

Sessizce fısıldıyor kulağıma
Genç kal ve dans et
Genç kal ve dans et
Genç kal ve dans et

Isar

Hemen yüzüme bak

Ve konuş benimle

Bana ne yaptığını söyle

Yıllardır dinlenmemiş bir senfoni gibi,

Nasıl girdin tekrar kulaklarımın içine

Ya da nasıl başardığını söyle bana,

Gözlerinin gözlerimden nasıl gitmediğini

Nasıl gökyüzünün saçlarının rengine büründüğünü anlat

Seni nasıl unuttum, nasıl gömdüm Eminönü'nde bir avluya

Ya da İstiklal Caddesi'nde bir kilise bahçesine

Ruhumu sarmak için ne kadar beklediğini

Benden nasıl saklandığını söyle

Sen, sarı saçlı bir Bavyera Senfonisi

Beni götürdün tekrar aşkın kalbimde doğduğu yere

Peki akıtacak mısın sen de Isar'ı damarlarımdan?

O olacak mısın?

Kim bilir? Belki olacaksın...

Beni dağlara çıkarıp kendini aratacak mısın?

Canımı acıtacak mısın peki onun kadar?

Yoksa oyalanıp atacak mısın bir tren penceresinden dışarı?

Belki attığın yer sandığın gibi değildir

Senden bile daha iyi tanıdığım bir şehirdir.

Tekrar merhaba, ya da servus,

İstanbul'da doğdum ama

Kalbim doğma büyüme Bayveralıdır.

İstanbul, 15.01.2012